30 Kasım 2008 Pazar

Ünlü dizilerin müziklerini yapıyor

Yaprak Dökümü, Dudaktan Kalbe, Aşk-ı Memnu... Milyonlarca kişiyi ekrana bağlayan ve reyting rekorları kıran bu dizileri çekici kılan bir özellik de müzikleri.

Şimdilerde dillerden düşmeyen dizi müziklerinin altında Toygar Işıklı'nın imzası yer alıyor. Yüzünü televizyon ekranlarında çok fazla göremesek de o, yıllardır müziğin içinde. Marmara Üniversitesi Müzik Eğitimi bölümünü bitiren sanatçı, halen İTÜ'de doktorasına devam ediyor. Televizyon ve sinema sektörüne 2003 yılında Gece Yürüyüşü adlı dizi ile adım atmış. Çeşm-i Bülbül, Kırık Kanatlar, Tutsak, Eksik Etek, Menekşe ile Halil gibi dizilerin müziklerini de yapan sanatçı, Türev isimli sinema filminin müziklerine de yapmış. Yıllardır solist olarak birçok sanatçıyla çalışan Işıklı, geçen hafta Dudaktan Kalbe'nin (EMI Müzik) müziklerinden oluşan albümünü yayınladı.

Toygar Işıklı, akademik birikimi yüksek, duygusal, alçakgönüllü ve büyük hedefleri olan bir müzisyen. Şu sıralar en çok mesaiyi dizilere ayırıyor. Müzikleri yapmaya dizi proje halindeyken başlıyor. Önce tanıtım ve jenerik müziği, sonra da her bölümle birlikte yeni müzikler... Toygar Işıklı, bir dizinin beğenilmesinde müziklerinin neredeyse yarı yarıya etkisi olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Uzun diyaloglar olduğunda insanlar hemen kanal değiştiriyor. Bu diyalogları müzikle desteklerseniz ayrılmıyorlar."

Yaprak Dökümü'nün müziklerinde daha alaturka tavırda temalar dikkat çekiyor. Dizinin ana şarkısı da hicaz makamında zaten. Dudaktan Kalbe'de belli bölümlerde aldığı klasik Batı müziğini kullanıyor sanatçı. Eğitiminin dizilerin ruhunu yakalamasına çok faydası olduğunu söylüyor. Toygar Işıklı'nın müziklerini yaptığı diziler genelde duygusal içerikli. Sit-com ya da bir aksiyon dizisinin müziklerini de yapabileceğini söyleyen sanatçı, "Fakat ben müziğimde duygusallığın daha çok olduğunu düşünüyorum. Projeler de uyuşmuş oldu benimle." diyor.

Yaprak Dökümü'nde Şevket karakterinin havaalanında "O benim kardeşim" diye bağırdığı sahne en çok etkilenerek müzik yaptığı sahneymiş Işıklı'nın. Leyla'nın pembe mantosunu çıkardığı sahneyi de unutamıyor. "Sen hâlâ benim için küçük bir kız çocuğu" sözleri ile başlayan şarkıyı da o anda yazmış Dudaktan Kalbe'de de keman sanatçısı Kenan karakterini sanki kendisi gibiymiş hissediyor. Aşk-ı Memnu için de çok yakında sözlü bir şarkı yapacağının ve bu şarkının düet olacağının müjdesini de veriyor. En önemli hedefi ise film müziği yapmak. Şu anda birkaç proje gelmiş.

Böyle bir sanatçıdan ister istemez bir solo albüm bekleniyor. Işıklı da zaten bestelerini hazırlamış, ama diziler nedeniyle albüm çıkarmaya vakit bulamıyor. 2009 sonlarına doğru artık yüzüyle de müzikseverlerin karşısına pop-rock içerikli bir albümle çıkmayı düşünüyor. Bu albümde de dizi izleyicilerini zaman zaman ağlatan şarkılar olacak. Çok sert olmamak kaydıyla rock tarzında beş altı şarkı yer alacak. Sanatçının yakında ekranlara gelecek 'Ezelin Oyunu' adlı dizi müziğini ise tamamlamak üzere.

'Sanat yaptığını zannedenlerden değilim'

Toygar Işıklı'nın kafasına yatmadığından ya da yoğunluktan dolayı geri çevirdiği projeleri de olmuş. Başarılı işler yaptıktan sonra, paranın çok da önemli olmadığını söyleyen sanatçı, "Çünkü ben müzisyenim. Sanat yaptığını zannedenlerden değilim. Tabii ki tanınmak isterim ama bu müziği Toygar Işıklı yapmış desinler. Yani beni müziğimle tanıyorlar ama emeğe saygı olarak onu kimin yaptığını da bilmek lazım. Adımı duyurmak için illa dışarıda saçma sapan işler yapmak gerekmiyor. Düzgün bir şeyler yaparak da bir insanın ismi insanların kafasına kazınabilir. Benim amacım idealim de bu. Bu da yavaş yavaş oluyor." diyor.

ALİ PEKTAŞ / ZAMAN

Hiç yorum yok: