27 KASIM 2008 PERŞEMBE a/b
NO PROGRAM ADı KANAL RATING (%) SHARE (%)
1 KURTLAR VADISI PUSU [NET] SHOW 16.30 39.10
2 ASK-I MEMNU [NET] KAND 12.00 30.00
3 ANNEM [NET] KAND 9.10 26.70
4 UGUR DUNDAR''LA STAR HABER STAR 9.00 26.60
5 YEMEKTEYIZ [NET] SHOW 8.10 31.60
6 GUNUN OLAYI STAR 6.60 20.10
7 PARMAKLIKLAR ARDINDA [NET] ATV 6.10 15.40
8 M.ALI BIRAND''LA KANAL D ANA HABER [NET] KAND 5.90 17.70
9 SHOW TV ANA HABER BULTENI [NET] SHOW 5.90 17.60
10 KURTLAR VADISI PUSU (OZET) [NET] SHOW 5.70 14.60
--------------------------------------------------------------------------------
İLK 100 PROGRAM /HEDEF KITLE : AB
27 KASIM 2008 PERŞEMBE
İLK 100 PROGRAM / HEDEF KITLE : TOTAL
27 KASIM 2008 PERŞEMBE
NO PROGRAM ADı KANAL RATING (%) SHARE (%)
1 KURTLAR VADISI PUSU [NET] SHOW 19.20 45.30
2 ASK-I MEMNU [NET] KAND 9.80 22.20
3 CARKIFELEK [NET] FOX 8.10 20.00
4 ARKA SOKAKLAR (TKR) [NET] KAND 8.00 24.70
5 ANNEM [NET] KAND 7.90 23.50
6 UGUR DUNDAR''LA STAR HABER STAR 7.70 19.60
7 KURTLAR VADISI PUSU (OZET) [NET] SHOW 7.30 16.50
8 SHOW TV ANA HABER BULTENI [NET] SHOW 7.20 18.30
9 TEK TURKIYE [NET] STV 7.10 16.70
10 PARMAKLIKLAR ARDINDA [NET] ATV 7.00 15.70
30 Kasım 2008 Pazar
Kolye tipi boyunluk
Aşk-ı Memnu dizisinde Firdevs Hanım'ı birkaç haftadır boyunluk takmış halde izliyoruz. Ancak minerva tipi bu boyunlukların takılmasındaki amaç, boyun omurlarını sabit tutmaktır. Oysa bizim Firdevs Hanım boyunluğunu o kadar gevşek bağlamış ki, sanırsınız kolye niyetine kullanmakta. Kaza ya da hastalık nedeniyle boyunluk takmak zorunda kalmış okurlarımız bu duruma hayret ettiklerini söylediler. Ayrıca Firdevs Hanım'ı (Nebahat Çehre) örnek alarak evde boyunluklarını gevşetebilecek ve bu nedenle hayati riske maruz kalabilecek hastalar olabileceğini belirtip, dizi ekibini uyardılar. Ne dersiniz? Toplumsal duyarlılık arttıkça, dizi çekmek de giderek zorlaşıyor, değil mi?
Sabah / Yüksel Aytuğ
Sabah / Yüksel Aytuğ
Ünlü dizilerin müziklerini yapıyor
Yaprak Dökümü, Dudaktan Kalbe, Aşk-ı Memnu... Milyonlarca kişiyi ekrana bağlayan ve reyting rekorları kıran bu dizileri çekici kılan bir özellik de müzikleri.
Şimdilerde dillerden düşmeyen dizi müziklerinin altında Toygar Işıklı'nın imzası yer alıyor. Yüzünü televizyon ekranlarında çok fazla göremesek de o, yıllardır müziğin içinde. Marmara Üniversitesi Müzik Eğitimi bölümünü bitiren sanatçı, halen İTÜ'de doktorasına devam ediyor. Televizyon ve sinema sektörüne 2003 yılında Gece Yürüyüşü adlı dizi ile adım atmış. Çeşm-i Bülbül, Kırık Kanatlar, Tutsak, Eksik Etek, Menekşe ile Halil gibi dizilerin müziklerini de yapan sanatçı, Türev isimli sinema filminin müziklerine de yapmış. Yıllardır solist olarak birçok sanatçıyla çalışan Işıklı, geçen hafta Dudaktan Kalbe'nin (EMI Müzik) müziklerinden oluşan albümünü yayınladı.
Toygar Işıklı, akademik birikimi yüksek, duygusal, alçakgönüllü ve büyük hedefleri olan bir müzisyen. Şu sıralar en çok mesaiyi dizilere ayırıyor. Müzikleri yapmaya dizi proje halindeyken başlıyor. Önce tanıtım ve jenerik müziği, sonra da her bölümle birlikte yeni müzikler... Toygar Işıklı, bir dizinin beğenilmesinde müziklerinin neredeyse yarı yarıya etkisi olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Uzun diyaloglar olduğunda insanlar hemen kanal değiştiriyor. Bu diyalogları müzikle desteklerseniz ayrılmıyorlar."
Yaprak Dökümü'nün müziklerinde daha alaturka tavırda temalar dikkat çekiyor. Dizinin ana şarkısı da hicaz makamında zaten. Dudaktan Kalbe'de belli bölümlerde aldığı klasik Batı müziğini kullanıyor sanatçı. Eğitiminin dizilerin ruhunu yakalamasına çok faydası olduğunu söylüyor. Toygar Işıklı'nın müziklerini yaptığı diziler genelde duygusal içerikli. Sit-com ya da bir aksiyon dizisinin müziklerini de yapabileceğini söyleyen sanatçı, "Fakat ben müziğimde duygusallığın daha çok olduğunu düşünüyorum. Projeler de uyuşmuş oldu benimle." diyor.
Yaprak Dökümü'nde Şevket karakterinin havaalanında "O benim kardeşim" diye bağırdığı sahne en çok etkilenerek müzik yaptığı sahneymiş Işıklı'nın. Leyla'nın pembe mantosunu çıkardığı sahneyi de unutamıyor. "Sen hâlâ benim için küçük bir kız çocuğu" sözleri ile başlayan şarkıyı da o anda yazmış Dudaktan Kalbe'de de keman sanatçısı Kenan karakterini sanki kendisi gibiymiş hissediyor. Aşk-ı Memnu için de çok yakında sözlü bir şarkı yapacağının ve bu şarkının düet olacağının müjdesini de veriyor. En önemli hedefi ise film müziği yapmak. Şu anda birkaç proje gelmiş.
Böyle bir sanatçıdan ister istemez bir solo albüm bekleniyor. Işıklı da zaten bestelerini hazırlamış, ama diziler nedeniyle albüm çıkarmaya vakit bulamıyor. 2009 sonlarına doğru artık yüzüyle de müzikseverlerin karşısına pop-rock içerikli bir albümle çıkmayı düşünüyor. Bu albümde de dizi izleyicilerini zaman zaman ağlatan şarkılar olacak. Çok sert olmamak kaydıyla rock tarzında beş altı şarkı yer alacak. Sanatçının yakında ekranlara gelecek 'Ezelin Oyunu' adlı dizi müziğini ise tamamlamak üzere.
'Sanat yaptığını zannedenlerden değilim'
Toygar Işıklı'nın kafasına yatmadığından ya da yoğunluktan dolayı geri çevirdiği projeleri de olmuş. Başarılı işler yaptıktan sonra, paranın çok da önemli olmadığını söyleyen sanatçı, "Çünkü ben müzisyenim. Sanat yaptığını zannedenlerden değilim. Tabii ki tanınmak isterim ama bu müziği Toygar Işıklı yapmış desinler. Yani beni müziğimle tanıyorlar ama emeğe saygı olarak onu kimin yaptığını da bilmek lazım. Adımı duyurmak için illa dışarıda saçma sapan işler yapmak gerekmiyor. Düzgün bir şeyler yaparak da bir insanın ismi insanların kafasına kazınabilir. Benim amacım idealim de bu. Bu da yavaş yavaş oluyor." diyor.
ALİ PEKTAŞ / ZAMAN
Şimdilerde dillerden düşmeyen dizi müziklerinin altında Toygar Işıklı'nın imzası yer alıyor. Yüzünü televizyon ekranlarında çok fazla göremesek de o, yıllardır müziğin içinde. Marmara Üniversitesi Müzik Eğitimi bölümünü bitiren sanatçı, halen İTÜ'de doktorasına devam ediyor. Televizyon ve sinema sektörüne 2003 yılında Gece Yürüyüşü adlı dizi ile adım atmış. Çeşm-i Bülbül, Kırık Kanatlar, Tutsak, Eksik Etek, Menekşe ile Halil gibi dizilerin müziklerini de yapan sanatçı, Türev isimli sinema filminin müziklerine de yapmış. Yıllardır solist olarak birçok sanatçıyla çalışan Işıklı, geçen hafta Dudaktan Kalbe'nin (EMI Müzik) müziklerinden oluşan albümünü yayınladı.
Toygar Işıklı, akademik birikimi yüksek, duygusal, alçakgönüllü ve büyük hedefleri olan bir müzisyen. Şu sıralar en çok mesaiyi dizilere ayırıyor. Müzikleri yapmaya dizi proje halindeyken başlıyor. Önce tanıtım ve jenerik müziği, sonra da her bölümle birlikte yeni müzikler... Toygar Işıklı, bir dizinin beğenilmesinde müziklerinin neredeyse yarı yarıya etkisi olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Uzun diyaloglar olduğunda insanlar hemen kanal değiştiriyor. Bu diyalogları müzikle desteklerseniz ayrılmıyorlar."
Yaprak Dökümü'nün müziklerinde daha alaturka tavırda temalar dikkat çekiyor. Dizinin ana şarkısı da hicaz makamında zaten. Dudaktan Kalbe'de belli bölümlerde aldığı klasik Batı müziğini kullanıyor sanatçı. Eğitiminin dizilerin ruhunu yakalamasına çok faydası olduğunu söylüyor. Toygar Işıklı'nın müziklerini yaptığı diziler genelde duygusal içerikli. Sit-com ya da bir aksiyon dizisinin müziklerini de yapabileceğini söyleyen sanatçı, "Fakat ben müziğimde duygusallığın daha çok olduğunu düşünüyorum. Projeler de uyuşmuş oldu benimle." diyor.
Yaprak Dökümü'nde Şevket karakterinin havaalanında "O benim kardeşim" diye bağırdığı sahne en çok etkilenerek müzik yaptığı sahneymiş Işıklı'nın. Leyla'nın pembe mantosunu çıkardığı sahneyi de unutamıyor. "Sen hâlâ benim için küçük bir kız çocuğu" sözleri ile başlayan şarkıyı da o anda yazmış Dudaktan Kalbe'de de keman sanatçısı Kenan karakterini sanki kendisi gibiymiş hissediyor. Aşk-ı Memnu için de çok yakında sözlü bir şarkı yapacağının ve bu şarkının düet olacağının müjdesini de veriyor. En önemli hedefi ise film müziği yapmak. Şu anda birkaç proje gelmiş.
Böyle bir sanatçıdan ister istemez bir solo albüm bekleniyor. Işıklı da zaten bestelerini hazırlamış, ama diziler nedeniyle albüm çıkarmaya vakit bulamıyor. 2009 sonlarına doğru artık yüzüyle de müzikseverlerin karşısına pop-rock içerikli bir albümle çıkmayı düşünüyor. Bu albümde de dizi izleyicilerini zaman zaman ağlatan şarkılar olacak. Çok sert olmamak kaydıyla rock tarzında beş altı şarkı yer alacak. Sanatçının yakında ekranlara gelecek 'Ezelin Oyunu' adlı dizi müziğini ise tamamlamak üzere.
'Sanat yaptığını zannedenlerden değilim'
Toygar Işıklı'nın kafasına yatmadığından ya da yoğunluktan dolayı geri çevirdiği projeleri de olmuş. Başarılı işler yaptıktan sonra, paranın çok da önemli olmadığını söyleyen sanatçı, "Çünkü ben müzisyenim. Sanat yaptığını zannedenlerden değilim. Tabii ki tanınmak isterim ama bu müziği Toygar Işıklı yapmış desinler. Yani beni müziğimle tanıyorlar ama emeğe saygı olarak onu kimin yaptığını da bilmek lazım. Adımı duyurmak için illa dışarıda saçma sapan işler yapmak gerekmiyor. Düzgün bir şeyler yaparak da bir insanın ismi insanların kafasına kazınabilir. Benim amacım idealim de bu. Bu da yavaş yavaş oluyor." diyor.
ALİ PEKTAŞ / ZAMAN
28 Kasım 2008 Cuma
Dizideki kahkaha sahnesi zorlamış
’Aşk-ı Memnu’ dizisinde sert ve hakimiyet sağlamaya çalışan ’Firdevs’i oynayan Nebahat Çehre, karakterle benzeşmediğini söylerken kahkaha atması gereken bir sahnede nasıl zorlandığını anlattı.
Habertürk’te Saba Tümer’in programına konuk olan Nebahat Çehre, Kanal D’de ’Firdevs’ rolünde oynadığı ’Aşk-ı Memnu’ dizisindeki bir kahkaha sahnesinde çok zorlandığını anlattı.
Dizideki Firdevs karakteriyle hiç benzeşmediğini söyleyen Nebahat Çehre, yetiştirilme tarzı nedeniyle kahkaha atamadığını belirterek sette yaşadığı ilginç bir anıyı şöyle aktardı:
"Bizde ayıp derlerdi kahkaha için. Bir de 19 yaşında ciddi bir adamla tanışıp evlendim. O yüzden kahkaha attığımı hatırlamıyorum hayatım boyunca. Dizide kahkaha atmam gereken bir sahne geldi. Dedim ki ’Ben yapamayacağım’. Hiç ben değilim o. Benim zaten oynadığım karakterle alakam yok. O herkese hakimiyeti falan, hiç öyle değilimdir. Ben teslimiyetçidir. Duruşumdan da ürküyor insanlar ve ben üzülüyorum. Demek ki ben kendimi gösteremiyorum. Gül, kahkaha atacaksın dediler. Kahkaha atmaya çalıştım ama o kadar komikti ki, kulağıma o kadar çirkin geldi ki başladım gülmeye. Benim kahkahama bütün set gülmeye başladı. Sonra zorlaya zorlaya biraz kahkaha atmaya çalışıyorum. Oyuncusun, mecbursun yapmaya. Biraz sesli gülüyorum kahkahadan sayılıyor."
Genç oyuncuları beğeniyorum
Son dönemin popüler ismi Beren Saat’in annesi rolünde oynayan Nebahat Çehre, genç oyuncularla ilgili düşüncelerini de şöyle anlattı: "Ben seviyorum o mixi. Yani yeni oyuncularla. Eskilerle yeniler bir hoşluk getiriyor. Kendi eski tecrübesiz hallerimi de görüyorum ama bugünkü gençler daha kavrıyorlar. Çünkü görsellik çok önlerinde. Çekimler daha uzun vadeli, daha teknik var, daha bilinçlilik var, daha kadrolar kuvvetli. Onun için çok yardımcı şeyler var tabi. İyiler, ben beğeniyorum. Önemli olan seyircinin karar vermesi."
Televizyon Gazetesi
Habertürk’te Saba Tümer’in programına konuk olan Nebahat Çehre, Kanal D’de ’Firdevs’ rolünde oynadığı ’Aşk-ı Memnu’ dizisindeki bir kahkaha sahnesinde çok zorlandığını anlattı.
Dizideki Firdevs karakteriyle hiç benzeşmediğini söyleyen Nebahat Çehre, yetiştirilme tarzı nedeniyle kahkaha atamadığını belirterek sette yaşadığı ilginç bir anıyı şöyle aktardı:
"Bizde ayıp derlerdi kahkaha için. Bir de 19 yaşında ciddi bir adamla tanışıp evlendim. O yüzden kahkaha attığımı hatırlamıyorum hayatım boyunca. Dizide kahkaha atmam gereken bir sahne geldi. Dedim ki ’Ben yapamayacağım’. Hiç ben değilim o. Benim zaten oynadığım karakterle alakam yok. O herkese hakimiyeti falan, hiç öyle değilimdir. Ben teslimiyetçidir. Duruşumdan da ürküyor insanlar ve ben üzülüyorum. Demek ki ben kendimi gösteremiyorum. Gül, kahkaha atacaksın dediler. Kahkaha atmaya çalıştım ama o kadar komikti ki, kulağıma o kadar çirkin geldi ki başladım gülmeye. Benim kahkahama bütün set gülmeye başladı. Sonra zorlaya zorlaya biraz kahkaha atmaya çalışıyorum. Oyuncusun, mecbursun yapmaya. Biraz sesli gülüyorum kahkahadan sayılıyor."
Genç oyuncuları beğeniyorum
Son dönemin popüler ismi Beren Saat’in annesi rolünde oynayan Nebahat Çehre, genç oyuncularla ilgili düşüncelerini de şöyle anlattı: "Ben seviyorum o mixi. Yani yeni oyuncularla. Eskilerle yeniler bir hoşluk getiriyor. Kendi eski tecrübesiz hallerimi de görüyorum ama bugünkü gençler daha kavrıyorlar. Çünkü görsellik çok önlerinde. Çekimler daha uzun vadeli, daha teknik var, daha bilinçlilik var, daha kadrolar kuvvetli. Onun için çok yardımcı şeyler var tabi. İyiler, ben beğeniyorum. Önemli olan seyircinin karar vermesi."
Televizyon Gazetesi
3 Kasım 2008 Pazartesi
Aşk-ı Memnu Zirvedeydi..
"Aşk-ı Memnu", perşembe günü milyonları ekran başına kilitleyip yine birinci oldu.
Kıvanç Tatlıtuğ, Beren Saat, Nebahat Çehre ve Selçuk Yöntem'in başrolde olduğu, Halit Ziya Uşaklıgil'in unutulmaz eserinden günümüze uyarlanan dizinin geçtiğimiz perşembe akşamı ekrana gelen bölümü, A/B Sosyo Ekonomik Statü'de yüzde 11.7 reyting ve yüzde 29.3 izlenme payı, Tüm Kişiler'de de yüzde 8.9 reyting ve yüzde 21.4 izlenme payı ile birinci oldu.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Kayıtlar
