Televizyon Gazetesi / Engin Medya
Habertürk'te Saba Tümer'in programına konuk olan oyuncu Selçuk Yöntem, bir sanatçı olarak Türkiye'deki sanatçıların sosyo-ekonomik olaylar karşısında tavırlarını koymamalarından dert yandı.
"Hayatta en büyük zevkim sabah kalkınca gazete okumaktır. Onu okuyamamak ve görmezden gelmek çok büyük hüzün veriyor" diyen Selçuk Yöntem, "Ben kendi adıma soruyorum, ne yapabilirim ne yapabiliriz diye. Yaptığımız meslekle belki insanları motive etmeye çalışabiliyoruz. Çok fazla biraraya gelemiyoruz. Sevgi dolu ama bencil bir yanımız var. O yüzden ben bu sosyo-ekonomik sıkıntıları ancak duygu olarak ya da kendi adıma yapmam gereken bir şey olarak görüyorum ama bunda ne kadar başarılı olurum bilmiyorum. Umut ediyorum ki bu böyle gitmeyecek muhakkak düzelecek bunu da umud etmek zorundayım" diye konuştu.
Türkiye'yi sanatçısına sahip çıkmayan bir ülke olarak gördüğünü vurgulayan Selçuk Yöntem, "Eğer siz sanatçınıza kendi yöreselliğinde sahip çıkmazsanız, evrensel anlamda sanatçınızı nasıl tanıtacaksınız? Avrupa Birliği'ne girmeye çalışıyorsunuz, orada nasıl varolacaksınız?" diyerek eleştirilerde bulundu.
Sanat camiası kişiliksiz
Sanatçıların toplumsal olaylar karşısında ortak bir tavır alamamalarını da eleştiren Selçuk Yöntem, "Nurseli (İdiz) içeri alındığı zaman hiç bir zaman birleşip de bir noktada patlama gösteremedi sanat toplumumuz... Birileri muhakkak bir şeyler yapmıştır ama ne olursa olsun bir birliktelik yapılamadı. Bu esasında çok hüzünlü bir şeydir. Bu kadar ürkeklik olmamalı. Onun için ben bazı noktalarda toplumumuzu çok kişiliksiz olarak görüyorum. Kendi camiamı da çok kişiliksiz olarak görüyorum. 'Sen ne yaptın?' denilebilir. Ben bunu söylemekle bile birşey olduğumu ortaya koymak ve bunun için herşeye hazır olduğumu söylemek istiyorum. Burası Türkiye Cumhuriyeti ve laik bir devlet. Ben elimden geldiğince bu değerleri savunmaya ve korumaya çalışacağım" diye konuştu.
Televizyon Gazetesi / Engin Medya
Habertürk'te Saba Tümer'in programına konuk olan oyuncu Selçuk Yöntem, bir sanatçı olarak Türkiye'deki sanatçıların sosyo-ekonomik olaylar karşısında tavırlarını koymamalarından dert yandı.
"Hayatta en büyük zevkim sabah kalkınca gazete okumaktır. Onu okuyamamak ve görmezden gelmek çok büyük hüzün veriyor" diyen Selçuk Yöntem, "Ben kendi adıma soruyorum, ne yapabilirim ne yapabiliriz diye. Yaptığımız meslekle belki insanları motive etmeye çalışabiliyoruz. Çok fazla biraraya gelemiyoruz. Sevgi dolu ama bencil bir yanımız var. O yüzden ben bu sosyo-ekonomik sıkıntıları ancak duygu olarak ya da kendi adıma yapmam gereken bir şey olarak görüyorum ama bunda ne kadar başarılı olurum bilmiyorum. Umut ediyorum ki bu böyle gitmeyecek muhakkak düzelecek bunu da umud etmek zorundayım" diye konuştu.
Türkiye'yi sanatçısına sahip çıkmayan bir ülke olarak gördüğünü vurgulayan Selçuk Yöntem, "Eğer siz sanatçınıza kendi yöreselliğinde sahip çıkmazsanız, evrensel anlamda sanatçınızı nasıl tanıtacaksınız? Avrupa Birliği'ne girmeye çalışıyorsunuz, orada nasıl varolacaksınız?" diyerek eleştirilerde bulundu.
Sanat camiası kişiliksiz
Sanatçıların toplumsal olaylar karşısında ortak bir tavır alamamalarını da eleştiren Selçuk Yöntem, "Nurseli (İdiz) içeri alındığı zaman hiç bir zaman birleşip de bir noktada patlama gösteremedi sanat toplumumuz... Birileri muhakkak bir şeyler yapmıştır ama ne olursa olsun bir birliktelik yapılamadı. Bu esasında çok hüzünlü bir şeydir. Bu kadar ürkeklik olmamalı. Onun için ben bazı noktalarda toplumumuzu çok kişiliksiz olarak görüyorum. Kendi camiamı da çok kişiliksiz olarak görüyorum. 'Sen ne yaptın?' denilebilir. Ben bunu söylemekle bile birşey olduğumu ortaya koymak ve bunun için herşeye hazır olduğumu söylemek istiyorum. Burası Türkiye Cumhuriyeti ve laik bir devlet. Ben elimden geldiğince bu değerleri savunmaya ve korumaya çalışacağım" diye konuştu.
Televizyon Gazetesi / Engin Medya
Kayıtlar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder